İstanbul, sadece Türkiye’nin değil tüm dünyanın tanıdığı ve anlam yüklediği bir 16 milyonluk devasa bir şehir. Binlerce yıllık tarihinde birçok medeniyete ve imparatorluğa başkentlik yapmış olan İstanbul, Hz.Muhammed tarafından yüzlerce yıl önce fethi müjdelenecek kadar kıymetli ve güzel bir şehirdir.
Binlerce yıllık geçmişinde Roma, Bizans ve Osmanlı Devleti gibi imparatorlukların başkentliğini yapmış olan İstanbul’da mutlaka görmeniz gereken onlarca tarihi yapı bulunmaktadır. Tarihi mirasının yanı sıra muhteşem boğazı başta olmak üzere birçok doğal güzelliğe de binlerce yıldır ev sahipliği yapmaktadır İstanbul. Yolunuz bu kadim şehre düşmüşse -ki düşmemesi imkansız- sizlere rehber olması adına hazırlamış olduğumuz “İstanbul Gezilecek Yerler” listemizi incelemenizi ve buraları görmeden bu şehri terk etmemenizi öneririz.
İstanbul’da Gezilecek Yerler
İstanbul o kadar kıymetli bir şehir ki içinde yer alan doğal ve tarihi güzellikleri bir liste halinde paylaşmak oldukça meşakkatli bir şey. Bu listede kendine yer bulan başlıkların her biri mutlaka görülmeye değer bir nitelik taşımaktadır. Bu nedenle bu kadim şehri keşfe çıkarken en az iki gün konaklamanızı tavsiye ediyoruz. İşte İstanbul’un tüm dünyada bilinen, simge haline gelmiş, yerli ve yabancı binlerce turistin akınına uğrayan tarihi ve doğal güzellikleri:
1) Ayasofya Müzesi
İstanbul tarihinin yanında küçük de kalsa, sahip olduğu 1.500 yıllık tarihi ve ihtişamlı görüntüsüyle her gün binlerce kişinin büyük bir hayranlıkla gezdiği “Ayasofya Müzesi” şehrin simgelerinden biridir. Bugün bulunduğu yerde daha önce iki kez inşa edilip yıkılan Ayasofya, en son meşhur Bizans İmparatoru I.Jüstinyen tarafından 532 ile 537 yılları arasında yaptırılmıştır.
Yapımından sonra 916 yıl boyunca kilise olarak hizmet veren Ayasofya, İstanbul’u fetheden Fatih Sultan Mehmet tarafından camiye çevrilmiş ve 1935 yılından sonra ise müze olarak ziyaretçilerine ev sahipliği yapmıştır. Yapıldığı döneme göre oldukça büyük ve görkemli olan Ayasofya, yaklaşık 1.000 yıl boyunca dünyanın en büyük katedrali olma unvanını taşımıştır.
Ayasofya müzesi için yaklaşık 1 saatlik bir gezi planı yapmanız yeterli olacaktır. Bu sırada içinde yer alan ve tarihi 1.500 yıl öncesine kadar giden mozaikleri incelemenizi, yapıldığı günden itibaren hakkında çeşitli rivayetler anlatılan hatta Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’nde bile ayrıca üzerinde durduğu terleyen sütun bir diğer adıyla da dilek sütununu görmenizi tavsiye ederiz. Bu tarihi yapıyla ilgili daha fazla bilgi için “Ayasofya Müzesi” başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.
- Adres: Sultanahmet Meydanı
- Giriş Ücreti: Müzekart geçerli
- Ziyaret Saati: Haftanın her günü saat 19.00 (kışın 17.00) kadar açık.
2) Sultanahmet Camii
1603 yılında Osmanlı padişahı olan I. Ahmet, atalarından daha görkemli bir camii yapılması için emir vermesi sonrasında 1609 ile 1616 yılları arasında inşa edilen Sultanahmet Camii ya da dünyada bilinen adıyla Blue Mosque bulunduğu meydana da adını vermiş, Osmanlı mimarisinin ulaştığı noktayı gösteren önemli bir yapıdır.
2.646 m2 ibadet alanına sahip olan caminin çapı 23 metreye varan kubbesi ve müthiş iç mimarisiyle ziyaretçilerini kendine hayran bırakmaktadır. Osmanlı’nın en güzel camilerinin şüphesiz başında yer alan Sultanahmet Camii alışılmışın dışında bir şekilde 6 minareleri olarak yapılmıştır. Caminin içi yaklaşık 21 bin çiniyle süslenmiş ve görsel bir estetik sağlanmıştır. Bu çinilerin daha çok mavi tonunda olmasından dolayı Avrupalılar bu camiyi “Mavi Camii” anlamına gelen “Blue Mosque” olarak adlandırmıştır.
Mimar Sinan’ın öğrencisi olan Sedefkar Mehmet Ağa tarafından yapılan cami o kadar güzel ki içine girip görkeminden ve atmosferinden etkilenmemek adeta imkansız. Daha fazla bilgi için “Sultanahmet Camii” başlıklı yazımızı okumanızı tavsiye ediyoruz.
- Adres: Sultanahmet Meydanı
- Giriş: İbadet saatleri dışında erkekler ve kadınlar camiyi ziyaret edebilir.
3) Galata Kulesi
Gerek Türkiye gerekse tüm dünyada İstanbul denilince simge olarak karşımızı çıkan Galata Kulesi, tüm İstanbulluların boğazın birçok yerinde günün her saatinde büyük bir hayranlıkla seyrettikleri görkemli bir yapıdır. 528 yılında fener kulesi olarak ahşaptan inşa edilen yapı daha sonraki yangınlarda büyük hasarlar görmüştür. 1348 yılında Cenevizler tarafından yığma taş kullanılarak tekrar inşa edilmiştir. Yüksekliği yaklaşık olarak 70, dış çapı ise 16.45 metre olan kule İstanbul Boğazı’nın birçok noktasından görülmektedir.
Galata Kulesi’ni ziyaret edebilir, en üst katından İstanbul manzarasının keyfine varabilir ve restoranında romantik bir akşam yemeği yiyebilirsiniz. Hadi Galata’yı da gezelim diyebileceğiniz bir yer olmadığından gezmeden önce “Galata Kulesi” başlıklı yazımızı okumanızı tavsiye ediyoruz:
- Adres: Bereketzade Mahallesi (Karaköy), Beyoğlu/İstanbul
- Giriş Ücreti: 7,5 TL (Müzekart geçerli değil)
- Ziyaret Saatleri: 09.00 – 19.00
4) Kız Kulesi
İstanbul Boğazı’na güzellik katan bir başka yapı ise yine şehrin simgesi olmayı başarmış, romantik atmosferi ve görüntüsüyle filmlere, romanlara ve şiirlere konu olmuş “Kız Kulesi”dir. Hakkında birçok efsanenin anlatıldığı kulenin geçmişi ise M.Ö. 5.yüzyıla kadar gitmektedir. 5 katlı ve 18 metre uzunluğa sahip olan yapının bugünkü görüntüsünün Roma dönemine denk geldiği düşünülmektedir.
1995 yılına kadar gerek Osmanlı gerekse Türkiye Cumhuriyeti’nde devlet kurumlarına hizmet etmiş olan yapı yapılan restorelerin ardından 2000 yılından itibaren halka açılmış durumdadır.
İstanbul’a gelip de burayı ziyaret etmeden, Üsküdar sahilinde oturup da Kız Kulesi eşliğinde çay içip boğaz havası solumadan gitmenizi kesinlikle önermiyoruz. Daha fazla bilgi için “Kız Kulesi” başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.
Adres: Üsküdar Sahili
Giriş Ücreti: 20 TL (Müzekart geçerli değil)
Ziyaret Saatleri: 09-00-19.00
5) Topkapı Sarayı
Kadim şehir İstanbul’un simgeleşmiş yapılarından bir tanesi de Osmanlı tarihinin izlerini takip edebildiğimiz “Topkapı Sarayı”dır. İstanbul’un fethedilmesinden sonra 1460-1478 yılları arasında inşa edilen ve sonrasında padişahların hem ikamet edip hem de devleti yönettikleri bir idari merkez olan saray, daha sonraki yüzyıllarda sürekli genişletilip büyütülmüştür. 300.000 metrekarelik bir alanı kapsayan saray, içinde dört farklı avlu barındırmaktadır.
19. yüzyılda Dolmabahçe Sarayı‘nın inşa edilmesiyle birlikte yaklaşık 400 yıllık geçmişi olan Topkapı Sarayı idari merkez olmaktan çıkarılmış ve 1924 yılında müzeye dönüştürülmüştür. Sadece ülkemizin değil dünyanın gezilmeye değer en önemli saraylarının başında yer alan Topkapı, olağanüstü bir nitelikte koleksiyona sahiptir. Sarayda en çok ilgi gören yer ise kutsal emanetlerin bulunduğu bölüm olarak göze çarpmaktadır. Bunun dışında harem bölümü ve has oda çok sayıda ziyaretçi tarafından ilgiyle gezilmektedir. Saray hakkında daha detaylı bilgi için lütfen “Topkapı Sarayı” başlıklı yazımızı okuyunuz.
- Adres: Sultanahmet Meydanı, Fatih/İstanbul
- Giriş Ücreti: 60 TL (Öğrenci 10 TL) – Müzekart geçerli (Harem’de geçerli değil) – 18 yaş altı ve 65 yaş üstü ile engelli vatandaşlar ücretsiz gezebilir.
- Ziyaret Saatleri: 09.00 – 16.45 (Salı günü ziyarete kapalı)
6) Yerebatan Sarnıcı
9.800 m2 lik genişliği ve 100 bin ton su kapasitesiyle İstanbul’un en büyük sarnıcı olan “Yerebatan Sarnıcı” 532 yılında Bizans İmparatoru I. Justinianus tarafından yaptırılmıştır. Uzun yıllar şehrin su ihtiyacını karşılayan sarnıç, İstanbul’un fethinden sonra kıymetini kaybetmiş ve unutulmuştur. Yaklaşık iki asır varlığı unutulan sarnıç daha sonra Hollandalı bir kaşif tarafından tekrar keşfedilmiştir.
Sultanahmet Meydanı’nın altında yer alan ve yüzlerce sütundan oluşan sarnıç yerli-yabancı turistlerin akınına uğrayan yerlerdendir. İçinde yer alan suyun, büyükçe balıkların ve sahip olduğu akustik ortamı oldukça cezbedici olan sarnıçtaki en meşhur özellik ise suyun içinde ters bir vaziyette duran Medusa heykelidir.
Bugün birçok sanatsal etkinliğe de ev sahipliği yapan yapı hakkında daha fazla bilgi için “Yerebatan Sarnıcı” başlıklı yazımızı okumanızı tavsiye ediyoruz.
- Adres: Sultanahmet Meydanı, Fatih/İstanbul
- Giriş Ücreti: 10 TL (Öğrenci 5 TL) – Müzekart geçerli değil.
- Ziyaret Saatleri: 09:00 – 17:30
7) Dolmabahçe Sarayı
Osmanlı Devleti’nin son dönemlerine tanıklık yapan ve devletin gücünü göstermek için hiçbir masraftan kaçınılmadan oldukça şaşaalı bir şekilde yapılan Dolmabahçe Sarayı’nı anlamlı kılan en önemli nokta ise Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün 10 Kasım 1938 yılında hayata gözlerini burada yummuş olmasıdır.
1856 yılında Sultan Abdülmecid’in emriyle yapılan Avrupa’ya güç gösterisi yapmak amacıyla inşa ettirilir. Ancak Abdülmecid burada sadece 5 yıl kalabilmiştir. Kendisinden sonra ise kardeşi Abdülaziz buraya yerleşmiştir. Bir darbeyle indirilen Abdülaziz’den sonra buraya yerleşen II.Abdülhamid ise burada sadece 8 ay kalmış ve güvenlik nedeniyle buradan taşınmıştır. Bu tarihten itibaren bu görkemli saray sadece törenler için kullanılmıştır.
Beşiktaş’ta bataklık olan bir 250.000 m²lik genişlikteki bir koyun üstüne yapılan sarayın boğaz kıyısında uzunluğu yaklaşık 600 metredir. Bu devasa sarayın içinde ise 285 oda ve 43 salon bulunmaktadır. Yapımı 5.ooo.ooo altına mal olan sarayda yaklaşık 5.500 çalışan bulunurmuş. 1927- 1949 yıllarında Cumhurbaşkanlığı makamı olarak kullanılmış ve 1952 yılından itibaren halka açılmıştır. Mutlaka gezmenizi önerdiğimiz saray hakkında daha detaylı bilgi için “Dolmabahçe Sarayı” başlıklı yazımızı okumanızı tavsiye ederiz.
- Adres: Dolmabahçe Caddesi, Beşiktaş/İstanbul
- Giriş Ücreti: 45 TL (Öğrenci 10 TL) – Müzekart geçerli değil.
- Ziyaret Saatleri: 09.00 – 16.00 (Pazartesi kapalı)
8) İstanbul Arkeoloji Müzesi
Osmanlı Devleti’nin ilk müzesi olan ve kurulmasında Osman Hamdi Bey’in büyük katkıları bulunan “İstanbul Arkeoloji Müzesi” sahip olduğu eserleriyle dünyanın en meşhur arkeoloji müzelerinden biridir.
Osmanlı Devleti’nin hakim olduğu bölgelerden çıkarılan binlerce yıllık arkeolojik eserlerin sergilendiği müze üç farklı tarihi binadan oluşmaktadır. İçinde dünyanın en büyük lahitleri, Kadeş Antlaşması, Hammurabi Yasaları, Sümer tabletleri, Mısır kazılarından çıkarılan parçalar gibi birçok nadide eser bulunmaktadır. Daha fazla bilgi için “İstanbul Arkeoloji Müzesi” başlıklı yazımızı okumanızı tavsiye ediyoruz.
- Adres: (Sultanahmet) Gülhane/Fatih/İstanbul
- Giriş Ücreti: 30 TL (Müzekart Geçerli)
- Ziyaret Saatleri: 09.00 – 16.00 (Yaz sezonu 17.00)
9) Beylerbeyi Sarayı
İstanbul’un Anadolu yakasında Üsküdar Beylerbeyi’nde bulunan saray gerek manzarası gerekse mimari özellikleriyle birçok ziyaretçiye ev sahipliği yapmaktadır. Abdülmecid tarafından yazlık sarayı olarak 1865 yılında inşa ettirilen sarayın büyüklüğü ise 2.500 metrekaredir. 24 oda 6 salondan oluşan sarayda Sultan II.Abdülhamid son yıllarını sürgünde geçirmiş ve hayata gözlerini burada yummuştur.
Doğu ve Batı mimarisinin iç içe görüldüğü sarayın tavanlarında Sultan Abdülaziz’in denize olan merakından dolayı denizcilikle ilgili motifler dikkat çeker. Sarayın içinde serinleme maksatıyla yapılan bir havuz da bulunmaktadır. Yabancı birçok devlet insanını da misafir eden sarayla ilgili ayrıntılı bilgiye “Beylerbeyi Sarayı” başlıklı yazımızdan ulaşabilirsiniz. Buraya erken saatlerde gelerek muhteşem boğaz manzarası eşliğinde belediye tarafından işletilen restoranda kahvaltı da yapabilirsiniz.
- Adres: Üsküdar/İstanbul, Beylerbeyi Mahallesi
- Giriş Ücreti: 20 TL (Öğrenci 10 TL) – Müzekart geçerli değil.
- Ziyaret Saatleri: 09:00-17:00 (Pazartesi kapalı)
10) Büyükada
Eğer İstanbul’a gelmiş ve adaları ziyaret etmediyseniz lütfen bu şehri gezdiğinizi kimseye söylemeyin. Tabii adaların en büyüğü ve güzeli olan Büyükada, sizleri İstanbul’un karmaşasından uzaklaştıracak ve nostaljik görüntüler sunacaktır.
Hem tarihi hem de doğal güzelliklerin iç içe bulunduğu Büyükada’da Ayayorgi Kilisesi, Rum Yetimhanesi, görkemli köşkleri, saat kulesi, nostaljik sokakları, plajları ve yemyeşil doğasıyla sizlere birçok şey sunacağından emin olabilirsiniz. Özellikle bisiklet kiralayıp yorucu ama bir o kadar güzel pedallama sonrasında gördüklerinizi unutmayacak ve buraya tekrar gelmek isteyeceksiniz.
Gezmek, keşfetmek ve doğayla iç içe olmak istiyorsanız sizlere daha fazla bilgi sunacak olan “Büyükada Gezilecek Yerler” başlıklı yazımızı da okumanızı öneriyoruz.
Yorum yap