Viyana Neden Dünyanın En Yaşanabilir Şehri?

Öğrencilerimle derste şiir incelemesi yaparken kitaptaki sorulardan hareketle insan yaşamını olumlu etkileyecek bir şehir hayal ediniz kısmını gelmiştik. Öğrenciler, sırasıyla hayal ettikleri şehirlerin özelliklerini sıralamaya başlamıştı. Öğrenciler peş peşe hayal ettikleri kentin özelliklerini sıralarken aklıma yakın bir zamanda ziyaret etme şansına eriştiğim bir şehir gelmişti: Viyana. Ben de öğrencilerime bu tarihi kent üzerinden yaşanabilecek, insan üzerinde olumlu etkiler bırakacak bir şehrin özelliklerini anlatmıştım kendimce.

Eğer internette dünyanın en yaşanabilir şehirleri konusunu araştırmaya kalkışırsanız, son on yılda listenin en tepesinde Viyana’nın yer aldığını görürsünüz. Viyana, bu unvanını özellikle son yedi yılda peş peşe zirvede kalarak korumayı başarmış. Peki bu unvanını nasıl koruyordu bu şehir? Dünyanın en yaşanabilir şehri neden Viyana’dır? Hangi özellikleri bu şehri özel kılmaktadır?  Bu yazımda 20 günlük tecrübe ve gözlemlerimle Viyana’yı özel kılan noktalara ayrıntılı bir şekilde değinme gayretinde olacağım…

Viyana’yı En Yaşanabilir Şehir Kılan Özellikler Nelerdir?

1) Avrupa’nın En Temiz Musluk Suyu

Su; medeniyettir, hayattır, yaşamdır demiş büyüklerimiz. İşte bu sözün hakkını veren bir şehirdir Viyana. 1873 yılında açılışı yapılan ve bugün uzunluğu 130 km olan su kanallarıyla Alp Dağları’ndaki doğal kaynak suyu şehre taşınmaya başlanmış. 1910 yılında ise 180 km’lik bir kanalla şehrin su ihtiyacı fazlasıyla karşılanmaya başlanmış. Yani temelleri 150 yıl önce atılan bu kanallarla hiçbir elektrikli motor kullanılmadan tamamen doğal yöntemlerle Alp Dağları’ndaki tertemiz su bugün Viyanalıların musluklarından 6-10 derecede akmaktadır.

Düşünsenize musluğunuzu açıyorsunuz ve 3-5 saniye sonra buz gibi tertemiz su bardağınızı dolduruyor. Ayrıca Viyana’nın yaklaşık 900 noktasındaki çeşmelerle de şehirdekiler sokaklarda bile bu sudan yararlanabilmektedir. Yani tek yapmaları gereken aslında yanlarında bir kap taşımalarıdır. Yapılan analizlerle bu suyun Avrupa’nın en temiz içme suyu olduğu da her yıl tescil ediliyor. Son olarak şunu da ifade edelim ki doğal yöntemlerle evlere kadar ulaştırılan sular aynı zamanda yıllık  65 milyon kWh elektrik tasarrufu da sağlıyormuş. Neden yaşanabilir kent olduğunun ilk sırrı da aslında suyunda.

2) Ulaşımın Kolaylığı da Kıskandırıyor

Dünyada ulaşımı bu kadar rahat ve kolay olan bir başka şehir var mıdır bilmiyorum. Viyana konforlu bir ulaşım ağına sahip. Şehrin neresinde olursanız olun mutlaka birkaç dk içerisinde bir metro ya da tramvay durağına rastlamanız mümkün. Bir örümcek ağı misali birbiriyle bağlı olan ulaşım araçlarıyla şehrin gidemeyeceğiniz bir noktası sanırım yok.

Bunun yanında hem metro hem de tramvay öylesine dakik ki ne zaman nerede olacağınızı üç beş saniye kaymayla hesaplamanız bile mümkün. Ülkemizde oldukça alışkın olduğumuz öyle turnike sistemi de burada kesinlikle yok. Metro, tramvay ve otobüslere hiçbir turnike olmadan istediğiniz gibi biniyor ve iniyorsunuz. Abonman kart kontrolleri de sivil görevliler tarafından yapılıyor. Sanırım sıradan bir Viyanalıya yılda birkaç kez bu görevliler denk geliyor ve kendilerinden abonman kartlarını göstermelerini istiyor.

3) 1.346 km Bisiklet Yolu

Medeni bir şehrin önemli ölçütlerinden birisi de bisiklet yollarıdır. Viyana büyük bir şehir olmasa bile bisiklet yollarının uzunluğu yaklaşık olarak 1.300 km kadar. Düşünsenize bisiklet yolları da şehri bir örümcek ağı gibi sarmış durumda. Oldukça geniş ve şehrin düz olmasının da avantajıyla bu yollarda çok rahatlıkla bisiklet, scooter kullanmanız mümkün. Bu nedenle şehirde bolca bisikletle ulaşım sağlayan insanları görebilirsiniz.

Bisikletiniz yoksa da sakın üzülmeyin çünkü şehrin 121 noktasında bisiklet kiralayabilir ve başka bir noktada bunu teslim edebilirsiniz. Yine aynı şekilde her sokak başında elektrikli scooter bulmanız da mümkün.

4) Bu Şehir Açık Hava Müzesi

Dünyanın en tarihi şehirlerinden olan Viyana’da aslında attığınız her adım tarihe bir yolculuktur. Şehirde  kültür, teknoloji, doğa ve tarihi alanlarda olmak üzere yüzlerce sayıda müze bulunmakta. Bu müzelerin birçoğu ücretli olsa da şehir adeta bir açık hava müzesi kıvamında. Yapmış olduğunuz her tur sizi tarihe bir yolculuk yapacak cinsten. Tarihi binalar, sokaklar, çeşmeler, heykeller vb. yapıları tamamen ücretsiz olarak gözlemlemeniz mümkün.

Şimdi şehirde mutlaka gezmeniz gereken müzeleri saymaya kalksam bu yazının bitmesinin imkanı kalmayacağından sonraki maddeye geçmek istiyorum.

5) Hayranlıkla Gezeceğiniz Saray Bahçeleri

Viyana tarihinde önemli yer teşkil eden dünyaca ünlü birçok saray bulunmaktadır. Schönbrunn, Belvedere, Hofburg gibi saraylara yıl içinde milyonlarca turist gelmektedir ancak ben bu saraylardan ziyade daha farklı bir noktaya dikkat çekip bahçelerini ele almak istiyorum. Özellikle Schönbrunn Sarayı’nın bahçesiyle ilgili ilk önemli adımların atıldığı 17.yüzyıldan sonra bahçenin sahip olduğu düzen tüm dünya tarafından tanınmaya başlamış. Kocaman bir alanı bulunan sarayın bahçesinde sizleri kendine hayran bırakacak birçok süsleme, peyzaj, labirent, yürüyüş alanları ve heykeller dikkat çekmektedir. Buraları ücretsiz olarak saatlerce gezebilir ve iddia ediyorum aşık olabilirsiniz. Aynı şekilde daha küçük olsa da Belvedere Sarayı’nın bahçesi de oldukça güzel bir kompozisyona sahip. Ne diyeyim, bu şehirde yaşasaydım vaktimin çoğunun bu bahçelerde geçeceğine neredeyse eminim.

6) Engelli ve Yaşlıların Şehir Yaşamına Dahil Olması

İstanbul’da engelli ve yaşlı vatandaşlarımızın günlük yaşama adapte olmaları ve sokaklarda karşımıza çıkmaları üzücü de olsa itiraf etmemiz gerekir ki zor bir durum. Ancak Viyana’da yapmış olduğum gezilerde en çok dikkatimi çeken hususlardan birisi de özellikle sokaklarda çok sayıda engelliye rastlamış olmamdır. Hayır tabii ki de engelli nüfusunun çok olduğunu söylemiyorum! Söylemek istediğim şehrin engelli ve yaşlılara uygun bir yaşam ortamı sunmuş olmasıdır. Çok rahatlıkla bu vatandaşların günlük yaşama dahil olmalarını sağlamaları da Viyana’nın ulaşmış olduğu noktayı gözlere önüne sermeye yetiyor.

7) Şehrin Tarihi Binaları ve Sokakların Düzeni

Viyana’da dikkat çeken ve şehir yaşamının olumsuzluklarını minimize eden bir başka dikkat çekici husus şehir planlamasının neredeyse mükemmel olmasıdır. Şöyle bir kavşakta durup etrafınıza 360 derece göz attığınızda sokakların muntazam görüntüsü sizleri büyüleyecektir. Ayrıca sokakların kaldırım, bisiklet, tramvay ve araç yolu olarak oldukça geniş bir şekilde kullanıma sunulması da bir İstanbullu olarak beni kıskandırmış ve üzmüştü. Binalar o kadar mükemmel nizam ile inşa edilmiş ki hiçbir bina ne bir santim geride ne de ileride bulunuyor. Bunun üstüne şehrin birçok yerinde binaların tarihi eser olması tam bir görsel şölen oluşturmaktadır.

Viyana Gezilecek Yerler

Yorumları Gör (1)

  • Viyana, kişi başına düşen yeşil alan bakımından dünya birincisi. İstanbul ise maalesef son sıralarda.

İlgili Yazılar